Burası Huştur huş ne demek? Türk Halk Müziği `nin ustalarından Musa Eroğlu ise şunları söyledi: `Türküde ` Burası Huş `tur, Giden Gelmiyor Acep Ne İştir` deniyor. Bu Yemen Türküsü ise adamlar savaşmaya Muş `a gitmemişlerdir. Askerler Yemen `e gitmiş. Türkü , Yemen türküsüdür. Checkout Havada Bulut Yok / Burası Muştur (Yemen Türküsü) by Şemsimah Şener on Amazon Music. Stream ad-free or purchase CD's and MP3s now on Amazon.com. Türküler ve Hikayeleri. Hastane Önünde İncir Ağacı. Komşusunun kızı ile beşik kertmesi olan bir genç vatani görevini yapmak için gittiği askerde vereme yakalanır. Hastalanan genç hava değişimi olarak memleketi Yozgat Akdağmadeni’ne gelir. Beşik kertmesinin ailesi vereme yakalanan gence kızlarını göstermek istemez. Yemen türküsü - Burası Muştur. Τροΰρω - Ali Yazar Veli Bozar. Karlı dağlar ardında- Bal böceği. Çay Elinden Öteye - Çay Elinden Öteye (Rezil Dede) Oynayın kız oynayın Soğukçaylar ise yaz sıcağını lezzet şölenine dönüştürüyor. Yöresel mutfak The Bodrum Edition çatısı altında yer alan Kitchen Restaurant, tesisin kendi bahçelerinden ve yöresel çiftliklerden elde edilen otlar ve sebzelerle birlikte en taze balık ve etin yanı sıra yöresel mutfağın canlılığına da misafirlerine sunuyor. cash. Havada bulut yok bu ne dumandır Yemen Türküsü Havada bulut yok bu ne dumandır Mahlede ölüm yok bu ne figandır Şu Yemen elleri ne de yamandır Anom yemendir gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir Burası Muş’tur yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir Kışlanın önünde redif sesi var Bakın çantasında acep nesi var Bir çift kundurayla bir de fesi var Anom yemendir gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir Burası Huş’tur yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir Kışlanın önünde çalınır sazlar Ayağım yalnayak yüreğim sızlar Yemene gidene ağlıyor kızlar Anom yemendir gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir Burası Muş’tur yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir Yöre Muş Kaynak kişi Duriye Keskin Derleyen ve notaya alan Muzaffer Sarısözen Seslendiren Safiye Ayla Not 1 Burası Muş'tur, burası Huş'tur konusu uzun süre tartışma konusu olmuştur, konunun uzmanları Muş olduğu konusunda karar vermişlerdir. Wikipedia'da ise türkünün yöresinin Elazığ olduğu yazıyor ama kaynak kişi olan Duriye Keskin Muş bölgesinde bir mahalli sanatçıdır, dolayısıyla Muş türküsü olması ihtimali çok daha yüksektir. Not 2 Sayın Ayşe Hür'ün Radikal gazetesinin internet sitesinde yayınlanan makalesinin son bölümünü aşağıya aktardım; YEMEN TÜRKÜSÜ KİME AİT? Yazıya Yemen türküsüyle başlamıştım, Yemen türküsüyle bitireyim. 1990’dan itibaren “Havada Bulut Yok” adıyla ünlenen türkünün Muş’a mı yoksa Elazığ’a ait bir türkü mü olduğu konusunda bir savaş yürüyor. TRT’nin kaynaklarına göre, 1944 yılında Anadolu’yu gezerek derlemeler yapan Muzaffer Sarısözen, Halil Bedii Yönetken ve Rıza Yetişen'den oluşan ekip tarafından, Duriye Keskin adlı Muşlu bir mahalli sanatçıdan derlenen türküyü notaya Muzaffer Sarısözen notaya geçirmişti. Şemsettin Taşbilek Elazığlı bir araştırmacı ise türkünün 1936 tarihli Elaziz Halk Türküleri ve Oyunları adlı kitapta hem notalarıyla hem de orijinal metniyle Harput türküsü olarak yer aldığını ileri sürdü. Yazara göre kitap zamanın Elaziz Valisi Tevfik Gür başkanlığındaki Ferruh Arsunar, Sadi Günel ve Hafız Osman Öge'nin içinde yer aldığı Elaziz Halkevi 1936 yılı Sanat Komitesi'nce derlenmiş olup İstanbul-Beyazıt Kütüphanesi' nde 47950/5 numara ile kayıtlıydı. Harput türküsüdür diyenler, “Burası Muş'tur, yolu yokuştur" şeklindeki nakaratta yer alan Muş ifadesinin aslında Yemen’de bulunan Huş veya Simuş adlı bir yerleşim yerinin adının, yanlış yazılması suretiyle kayıtlara geçtiğini, dolayısıyla nakarattan hareketle türküyü Muş’a maletmenin yanlış olduğunu söylüyorlardı. Bu iddianın kaynağı ise yıllar önce Yemen’e bir seyahat yapmış olan ve güya burada Huş diye bir yer olduğunu öğrenen Barış Manço idi. Manço çok inandırıcı bulunmuş olmalı ki, TRT türkünün künyesini “Eski Türkçeyle yazılırken -h- harfinin üstündeki nokta unutulmuş da onun için Muş, Huş olmuş.” diye düzeltti. Bu düzeltmeyi yapanların, Eski Türkçe bildikleri şüpheliydi çünkü, üzerinde nokta olan Hı harfinden nokta kaldırılınca M olmaz, Ha diye okunurdu. Bu kesime göre “zaten Muş’un yolu yokuş falan da değildi.” Tartışmaya Yücel Paşmakçı, Musa Eroğlu, Mehmet Özbek gibi halk müziği ustaları girdi. Bu kişiler haklı olarak “Burası Huş’tur” veya “Burası Simuş’tur” şeklindeki nakaratın, ancak türkü Yemen’de yakılmışsa manalı olacağını, o zaman da “Giden gelmiyor, acep ne iştir” sözünün anlamsız olacağını söylediler. Ayrıca Muşlular, “1950’li yıllara kadar Kurtik Dağı’nın yamaçlarındaydı. Bitlis’ten kaleye çıkan yol 45 derece eğimliydi” dediler. Sonunda Muş Valisi bir Mülkiye Müfettişine rapor bile hazırlattı. Rapora göre, türkü kesinlikle Muş’a aitti. Ancak müfettişin bu sonuca varırken kullandığı argümanların bilimsel hiçbir yanı yoktu. TÜRKÜLER HEPİMİZİNDİR Muşluları ve Elazığlıları üzmek istemem ama türküler kimsenin malı değildir. Toplumun malıdır. Yazanı, yazıldığı tarih hatta tam olarak yazılış nedeni de bilinmez. Zaman içinde değişim gösterir, bazı kavramlar değişir, telaffuz farkları ortaya çıkar. Coğrafyadan coğrafya dolaşırken, içerik ve melodi değiştirir. Yukarıda linkini verdiğim yazımda “Çanakkale İçinde Vurdular Beni” türküsünün serüvenini anlatmıştım. Yemen türküsünün de benzer bir hikayesi vardır mutlaka. Erik Jan Zürcher’in dediği gibi “Yemen türküleri adeta bir tür oluşturur ve özellikle Suriye, Filistin ve Mezopotamya'daki birlikler arasında çok benimsenir. En azından bir düzine Yemen türküsü vardır. … Bu türkülerde dile getirilen duyguların pek öyle çarpıcı bir orijinalliği yoktur ama çok şey anlatırlar. Bunlar kahramanlık ve yurtseverlik türküleri değildir. Yine bu türküler aynı dönemlerde Batı'daki cephelerde ortaya çıkan … popüler şarkılardaki inatçı kararlılığı da anlatmazlar. Bunlarda esas olarak dile getirilen, sıla hasreti, ümitsizlik, kötü kader ve kurban edilme duygusudur. Bu türküleri söyleyen insanların gözünde silah altına alınma bir ölüm cezasıdır. Türküler aynı zamanda bir tevekkül atmosferini de canlandırırlar. Belki de Osmanlı askeri birliklerinde var olan görece yüksek moralin kökeni bu kaybedecek hiçbir şeyin olmadığı duygusundadır. Belki de onlara, o kerte üstün düşman güçleri karşısında -özellikle savunma durumunda- bu kadar iyi dövüşme yeteneğini veren budur.” Sözümü Bedri Rahmi Eyüpoğlu’nun dizeleriyle bağlayayım “Ah bu türküler/Köy türküleri/Dilimizin tuzu biberi/Memleket ahvalini onlardan sor/Kitaplarda değil, türkülerde ara Yemen’i/Ben türkülerden aldım haberi/Ah bu türküler hilesiz hurdasız…” Kaynak [Arama Yap] - [Ana Sayfa][B] > [Barış Manço Şarkı Sözleri] > Burası Muştur Şarkı Sözü Şarkıcı İsmiŞarkı İsmi Sponsored Links Albüm AdıBen BilirimDüzeltenjokerhsynEklendi 142500Güncellendi 153600 Şarkı Ekle Hata Düzelt Havada bulut yok bu ne dumandır Mahlede ölen yok bu ne figandır Şu yemen elleri ne de yamandır Ano yemendir gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir Burası Muştur yolu yokuştur Giden gelmiyor acep nedendir Kışlanın önünde asker sesi var Bakın çantasında acep nesi var Bir çift kundurayla var bir de fesi var Ano yemendir gülü çemendir Giden gelmiyor acep ne iştir Burası Muştur yolu yokuştur Giden gelmiyor acep iştir Şarkı Ekle Hata Düzelt© 2003-2022 Her Hakkı Saklıdır. “Muş” mudur, “Huş” mudur? Meşhur Yemen türküsü şöyle çağlar“Burası Muş’tur, havası hoşturGiden gelmiyor acep ne iştir?”Evet, acep ne iştir?“Gidip de gelinemeyen yer Yemen’dir de, Yemen’in neresidir, Muş mudur, Huş mudur?”Anlaşamamazlık böyle Körükçü’nün kulakları çınlasın, biz de sonunda “Huş” olduğuna karar vermiştik, bizim gibi çok kişi de...* * *Okurlarımızdaki Faran Özer, “Havada bulut yok, bu ne dumandır” diye başlayan türkünün kaynağını açıklayan bir çalışmayı nakletti.* * *İstanbul Teknik Üniversitesi Müzikoloji bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Songül Karaosmanoğlu Ata’nın yaptığı araştırmaya göre “türkünün hikâyesi” şöyle...1944’te Ankara radyosundan Muzaffer Sarısözen, Halil Bedri Yönetken ve Rıza Yetişen, yerel sanatçı Dürüye Keskin’den bir türkü derliyorlar Yemen Türküsü...Türkü 1990’lara kadar böyle söylenir“Burası Muştur, yolu yokuştur?”Bazıları türküyü “Burası Huş’tur” diye söylemeye başlarlar, söylentinin kaynağı da belli değildir, TRT bile etkilenir. Onlara göre “Huş” Yemen de San’a ile Taiz kentleri arasında bir Türk Ata’ya göre, türkü, Muş’tan Yemen’e gönderilen Türk askerler için sözlerini dikkatli bir şekilde okursak, Anadolu’da söylendiği, Anadolu’dan Yemen çöllerine gönderilen “Mehmetcik”leri de örnek verir“Kışlanın önünde redif sesi var, derken yedek askerleri bile silah altına çağırdıklarını anlatıyor. Savaşmaya gidilen Yemen’de, yedek asker toplanır mı?”Türküye bu açıdan bakarak “Huş” değil, “Muş” olduğu göre de “Huş” değil “Muş”tur...Bir imparatorluk hayali uğruna, Anadolu’dan Yemen çöllerine gönderdiğimiz Anadolu insanının türküsüyle anıp ruhuna Fatiha okuyoruz“Havada bulut yok, bu ne dumandırMahlede ölüm yok, bu ne şivandırŞu Yemen elleri ne de yamandır,Anom yemendir, gülü çemendir,Giden gelmiyor acep nedendir.* * *Kışlanın önünde bir sürü kazlar,Ayağım yalnayak yüreğim sızlar,Yemen’e gidene ağlıyor kızlar,Burası Muş’tur, havası hoştur,Giden gelmiyor acep ne iştir.* * *Kışlanın önünde redif sesi var,Açın bakın çantasında nesi var,Bir çift kundurayla bir de fesi var,Burası Muş’tur, havası gelmiyor acep ne iştir.”* * *Yemen çöllerine telef etmeye gönderdiğimiz Anadolu insanının çantasındakiler sizi ağlatmaz mı? Türküyü yıllardır bilirim severek de dinlerim. Hikayesini ilk okudum. Tahminimce hikaye de bahsedilen yeri biliyorum. Daha önce çalıştığım yerdeydi. Kıran Kaya denilen mevki. Dağ köylerine aşıya giderken buradan geçerdik. Yolun bir tarafı dağ diğer tarafı açık, boş geniş bir arazi. Tipi çıktığında hayat felç oluyor. Oradan geçerken şoförümüz oranın tarihinde yaşanmış olayları anlatırdı. Bir yerden bir yere göç ederken toplu kabile ölümleri. Yaşlı karı kocanın ölümünü. Kadın hastaymış doktora gitmek için yola çıkmışlar ve tipiye yakalanmışlar. Yeni tayin öğretmenler görev yerlerine giderken tipiye kapılmışlar. Daha bir çok üzücü hikaye Kıran kaya çok can kırmış. Kışın çok kar yağardı. Oradan geçmek beni hep tedirgin etmiştir. Anlatılanların etkisinden sanırım. İşe başladığım ilk yılda bir keresinde arabada sorun çıkmıştı, dönüşte tipi başladı. Silecekler çalışmadı. Kıran kayadan geçişimiz sıkıntılı olmuştu. Hikayesini paylaştığınız için teşekkürler. Yemen Türküsü Burası Muştur Yolu Yokuştur HikayesiTürkülerin hikâyelerini bilmek türküyü anlamanıza yardımcı olur. Hikâyesini bildiğiniz için duyguya hâkim bir şekilde türküyü dinlersiniz. Belki bu zamana kadar Yemen türküsünün hikâyesini nereden geliyor diye hiç düşünmedik bile etrafta çaldı dinledik ya da hikâyesiyle karşı karşıya kalmadık. Yemen türküsünün hikayesini daha önce duymadıysanız ,içeriğimizle birlikte anlamlı olan türküye daha büyük anlam katacak hikayesini öğrenelim… Yemen Türküsü Yemen'de çatışmada ölen Osmanlı askerleri için yakılmış bir ağıttır. Osmanlı Yemen topraklarını ülkesine kattıktan sonra buradaki hükümdarlığını sürdürmek için çok şehit verdi. Beş cephe de birden çarpışan Osmanlı kuvvetleri Anadolu'dan asker sevki yaptı. Çarpışmalar o kadar şiddetli oldu ki aileler Yemen'e cepheye giden evlatlarının artık geri dönmeyeceğini biliyorlardı. Birçok aile cepheye gönderdikleri çocuklarından bir daha haber alamadı. Hatta bazı askerler yıllar sonra savaş bitse de bu topraklardan geriye dönememişler sağ kalabilenler orada yaşamlarını devam ettirmişlerdir. Bu acıyla halkın dilinden düşmeyen Yemen Türküsü etki ve izlerini günümüze kadar taşımıştır. Yemen Türküsüyle ilgili Muş, Huş, Hiş mi tartışmaları vardır. Türküyü hem Muş ili hem de Elazığ ili sahiplenmektedir. Türkü de geçen “Burası Muş'tur yolu yokuştur” diyenler ve türkünün yazarı Düriye Keskin'in Muş da yaşadığı için türkünün Muş'a ait olduğudur. Bir diğer söylevde “Burası Huş 'tur yolu yokuştur “ şeklindedir. Birçok farklı şekilde değiştirilerek söylenmiştir. Âmâ yapılan araştırmalar sonucu Muş söylevinin doğru olduğu ileri sürülmüştür. Bazı söylentilere göre de; Yemen'de bulunan Huş yöresine denmektedir. Asıl Mesele Huş veya Muş olmasında değildir. Asıl mesele Yemen'e gönderilen askerlerimiz ve oralarda şehit olmaları üzerine yakılan ağıttır. Havada bulut yok bu ne dumandır? Mahlede ölen yok bu ne figandır? Şu Yemen elleri ne de yamandır Ah o Yemen'dir, gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir?Burası Muş'tur, yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir?Kışlanın önünde redif sesi var Açın çantasında bakın nesi var? Bir çift kundurayla bir de fesi var Ah o Yemen'dir, gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir? Burası Muş'tur, yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir?Dön gel ağam dön gel, dayanamirem Uyku, gaflet bastı, uyanamirem Babam öldüğüne inanamirem Ah o Yemen'dir, gülü çemendir Giden gelmiyor acep nedendir? Burası Muş'tur, yolu yokuştur Giden gelmiyor acep ne iştir? Son Güncelleme 2047 Türkü hikayeleri Türkülerin doğuşu Türkülerin doğuş hikayeleri Türkü sözleri

burası muştur türküsü ve hikayesi