Orada Zekeriya Rabbine dua etti: ‘Rabbim bana katından tertemiz bir soy armağan et. Doğrusu Sen, duaları işitensin’ dedi. (Ali İmran 38) İmrân’ın eşi (Hanne): “Rabbim ben, karnımda olanı (doğacak çocuğumu), hür olarak senin için (yalnız sana itaat ve ibadet etsin diye) nezrettim (adadım). Artık (onu) benden kabul buyur. 2633 TL 'den başlayan taksit seçenekleri için tıklayın. Polen yayınları , Dr. Bedran el-lyari tarafından yazılan Hanımlar için Riyazüs Salihat adlı kitabı incelemektesiniz. Hanımlar için Riyazüs Salihat kitabı hakkında yorumları oku yup kitabın konusu, özeti, fiyatı, satış şartları bilgiyi aşağıda geniş bir Resule itaat eden, Allah’a itaat etmiş olur.) [Nisa 80] (Allah’a ve Resulüne karşı gelen, apaçık bir sapıklıktadır.) [Ahzab 36] (Allah ve Resulüne itaat eden Cennete, isyan eden Cehenneme gider.) [Nisa 13,14] Allah’ın salât etmesi rahmet, meleklerin salâtı dua, müminlerinki ise Onun şefaatini taleptir. Kendinize itaat etmesini istediğiniz için çok etkili bir dua Kendisine itaat etmeyen kimseler için,onun itaatini sağlamak için,gusul abdesti alıp temiz elbise giyindikten sonra aşağıdaki Erbaini İdrsiyyeden olan İsmi şerifi inanarak ve doğru bir şekilde yenilecek bir şeye (121) defa okur onkişinin onu yemesini sağlar ise Şükürkavramının Allah’a nisbeti hadislerde de yer almaktadır. Dikenli bir dalı yoldan kaldıran, susuzluktan kıvranan bir köpeğe su içiren kimselerin bu davranışları, “Allah ona şükretti ve onu cennetine koydu” sözleriyle değerlendirilmiştir ( Müsned, II, 375, 521, 533; Buhârî, “Vuḍûʾ”, 33, “Eẕân”, 32 cash. Rüyanın Özeti Rüyada evladın anneye beddua etmesi daha iyi ve güzel çalışmalara gireceğine, beklediği bir haberin sevindirici ve olumlu bir şekilde geleceğine, herkesten ileriye gideceğine, yatırım ve iş konularında desteğe ihtiyaç duyulacağına, dar gelirli olanların rahatlayacaklarına ve ellerine geçecek paranın bereketli olacağına, sıkıntı yaratan ve zor durumlara düşmeye sebep olan insanların uzaklaştırılacağına yorulmaktadır. Rüyanın Geniş Tabiri Rüyada evladın anneye beddua etmesi büyük bir azimle çabalayarak kendi işini kuracağına, etrafındaki insanlara başları sıkıştığında yardım edeceğine, vazife aldığı bir projeyi alnının akı ile teslim edebilmek için bu konuda uzman kişiler ile bağlantı kurulacağına, kederinin ve zorluklarının uçup gideceğine, lüks tüketimin daha rahat yapılacağına, daha iyi ve güzel çalışmalara gireceğine, maddi olarak üstünlük elde edeceğine yorulmaktadır. Rüya tabirleri lugatına göre işlerini zahmetsizce bitireceğine, çok kötü durumlara düşüp zarara uğramaya sebep olan şanssızlığın kısa zamanda kırılacağına, beklediği bir haberin sevindirici ve olumlu bir şekilde geleceğine, sorunlarını geride bırakıp huzurlu bir hayat süremeye çalışacağına ve neredeyse kendisi ile aynı yollardan geçmiş hayırlı bir kısmet ile dünya evine gireceğine, şansın ve istikbalin açık olduğuna, zorlu bir dönemecin kolayca geçileceğine işaret etmektedir. Rüyada evladın anneye beddua etmesi çok huzurlu ve mutlu bir yaşam süreceğine, rahatlığa ereceğine, huzura ve esenliğe kavuşacağına, hayır getirecek bir konuda çalışacağına, iş hayatında ve aile hayatında düştüğü boşluktan kurtulması ve parasal olarak çok zor durumlara düşmemesi için yardım edileceğine ve herhangi şekilde ortaya çıkabilecek hastalık durumundan ötürü gereken ne varsa yapılacağına, herkesten ileriye gideceğine, almış olduğu bir borcu sıkıntısız ve kesintisiz bir şekilde ödeyeceğine ve insanların parmakla göstereceği ve saygı duyacağı bir kişi olacağına işaret ettiği söylenir. Rüya tabiri ansiklopedisine göre ortak işlere gireceğine, kendisini zor zamanlar içinde bulsa bile maddi olarak çok rahata ereceğine, yatırım ve iş konularında desteğe ihtiyaç duyulacağına, kendisini mutlu edecek ve kazanç sağlayacak yeni uğraşlar edineceğine, bazı konularda anlaşamadığı insanlar ile çok uzun konuşmalar sonunda orta yolun bulunacağına, her zaman akıl yoluyla hareket edeceğine, işinin ehli bir kişi ile birlikte çeşitli işlere girip büyük kazançlar elde edeceğine yorulur. Rüyada evladın anneye beddua etmesi dar gelirli olanların rahatlayacaklarına ve ellerine geçecek paranın bereketli olacağına, uzun zamandır görmediği aile dostlarını büyük bir mutluluk ve heyecan içinde karşılayacağına, mantık ve sezgileriyle hareket etmesi halinde her işini kolaylıkla halledeceğine, bazı zor durumlar ile bölünen bir ilişkinin kaldığı yerden devam edeceğine, deyim yerindeyse kendini tüy gibi hafif hissedeceğine, istediği kadar dünya nimetlerinden ve güzelliklerinden faydalanacağına alamet eder. Rüya yorumu sözlüğüne göre sıkıntı yaratan ve zor durumlara düşmeye sebep olan insanların uzaklaştırılacağına, borçların kısa sürede ödeneceğine ve mutlu olunacağına, eğer yolcu ise kısa zamanda memleketine kavuşacağına, sağ salim yolculuğunu bitireceğine, rahat geçinerek yaşayacağına, çok rahat ve huzurlu bir döneme gireceğine, beklediği bir neticenin kendisi için olumlu sonuçlanacağına yorumlanmaktadır. Allah'ın subhanehu ve teâlâ varlık âlemindeki kanunlarında, yani sünnetullah dediğimiz yasalarda herhangi bir değişiklik olmaz. Her bir insan şu dünya hayatına hiçbir şey bilmediği halde gelir. Canlılar içerisinde ilk yılları, başka bir ifadeyle epeyce uzun bir zamanı tam bir zaaf içerisinde geçen yegâne varlık insandır. Onu sevgi ve merhametle bağırlarına basarak koruyup büyütür anne babası. İstisnaî bazı vakalar hariç, yeryüzünde gezinen her insanın buna benzer bir hikayesi vardır. Korunması, beslenmesi, bakımı ve eğitimi itibariyle canlılar içerisinde en uzun süre himayeye muhtaç olan da insandır yine. Her bir insan ilk yıllardaki zaaflarından sıyrılıp çocukluk evresini de yavaş yavaş geride bırakınca artık kendisi bir baba veya bir anne adayıdır. O zayıf, sevimli, korunmaya ve eğitilmeye muhtaç çocuk büyümüştür. Hiçbir şekilde kesintiye uğramayan sünnetullah işlemeye devam eder. Dünkü minik çocuk artık büyümüş, evlenmiş ve çocuk babası veya annesi olmaya hazırlanıyordur. O da artık aile sahibidir. Bir koyun sağımı süresi gibi hızla geçip giden ve ardında kişi için lehte yahut aleyhte birçok hüccet/delil bırakan yılların sanki hiç yaşanmamışçasına hemencecik geçiverdiğini fark ettiğinde artık pir-i fani bir ihtiyardır. İşte bu, Âdem'den aleyhisselam beri kesintisiz olarak devam edegelen sünnetullahtır. Allah subhanehu ve teâlâ şöyle buyurmaktadır "Sizi güçsüz yaratan, sonra güçsüzlüğün ardından kuvvet veren ve sonra kuvvetin ardından güçsüzlük ve ihtiyarlık veren, Allah'tır. O, dilediğini yaratır. O, hakkıyla bilendir, üstün kudret sahibidir." [1] Bir çok müfessir bu ayet-i kerimede insanın doğum ve gelişim evrelerinin söz konusu edildiğini belirtmektedir. Ömrün bereketli ve rızkın bol olması, sağlığın korunması, ölümden sonra iyilikle anılmak, hayırlı bir nesil, Allah'a ibadette başarılı olmak, zamanın kıymetini bilmek, mutluluk ve sevinci hissetmek… Tüm bunlar, ana-baba hukukuna riayet ve sıla-i rahim ile gerçekleşir, biiznillah. Rızkın artmasından maksat, takdir edilmiş olan rızkın artması yahut bereketlenmesidir. Ömrün artması da, ya hakiki manada ömrün uzaması ya da ömrün bereketli bir şekilde geçmesidir. Abdullah b. Amr b. As radıyallahu anh şöyle demiştir "Bir adam Rasûlullah'ın yanına gelerek __ Ben Allah'tan ecir isteyerek hicret ve cihat etmek üzere sana biat ediyorum, dedi. Rasûlullah şöyle buyurdu __ Annen ve babandan sağ olan var mıdır? Adam __ Her ikisi de sağdır, dedi. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu __ "Böyle iken sen Allah'tan ecir mi istiyorsun?" Adam __ Evet, deyince Rasûlullah şöyle buyurdu __ Öyleyse sen annenin ve babanın yanına dön ve onlara hizmet etmeye onlarla güzel sohbet etmeye devam et!" [2] Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem anne babaya iyilik etmeyi, vaktinde kılınan namazdan sonra Allah'a subhanehu ve teâlâ en çok sevimli olan amel olarak tarif etmiştir. Abdullah İbni Mesud'dan radıyallahu anh rivayet edildiğine göre "Ben Rasûlullah'a 'Amellerin hangisi Allah'a daha sevimlidir?' diye sordum. __ Vaktinde kılınan namaz, dedi. Ben __ Sonra hangisidir? dedim. __ Sonra, ana-babaya iyi davranmaktır, dedi. Ben __ Sonra hangisidir? dedim. __ Sonra Allah yolunda cihat etmektir, dedi." [3] Allah subhanehu ve teâlâ şöyle buyurmaktadır "Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine 'Of!' bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel ve tatlı söz söyle. Onlara merhamet ederek tevazu kanadını indir ve 'Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara öyle rahmet et!' diye dua et." [4] Bu ayetlerde anne ve babası yaşlanan ve acze düşen Müslümanlara anne-baba hukuku ve onlara karşı edebe dair sadra şifa öğütlerde bulunulmaktadır. Öncelikle anne babaya merhametle muamele etmeyi öğütlüyor ayet. Zira anne-baban, sen küçükken sana büyük bir şefkat ve merhametle muamele etmişlerdi. Anne babana tevazu göster ve her daim onların emirlerine amade olduğunu hissettir. Ebu't Tufeyl radıyallahu anh şöyle anlatıyor "Ci'rane denilen bölgede Rasûlullah'ı et taksim ederken gördüm. O zaman ben çocuktum ve devenin kesilen bir parçasını taşıyordum. Bu sırada Rasûlullah'ın yanına bir hanım geldi. Rasûlullah onun oturması için hırkasını yere serdi. Ben __ Bu kadın kimdir, diye sordum __ Bu, Peygamberin sütannesidir, denildi.[5] Anne ve babaya hayır dua etmek de anne babaya iyilik yapan hayırlı evladın bir özelliğidir. Anne babaya dua etmeye onların sağlığında olduğu gibi vefatlarından sonra da devam edilmelidir. Nitekim Kur'an-ı Kerim'de müminlere şu şekilde dua etmeleri öğretilmiş ve öğütlenmiştir "Ey Rabbimiz! kıyamette hesap için ayağa kalkılacağı gün beni, ana babamı ve müminleri bağışla" [6] Useyd b. Ali b. Ubeyd, Ebu Useyd'in insanlara şöyle konuştuğunu nakletmiştir "Rasûlullah'ın yanındaydık. Bir adam dedi ki __ Ey Allah'ın Rasûlü, anam babam öldükten sonra, onlar adına yapabileceğim herhangi bir iyilik var mı?' Rasûlullah şöyle buyurdu __ Evet, var Onlara hayır dua etmek ve onlar için bağışlanma dilemek." [7] Anne ve babana güzel ve tatlı söz söyle. Anne babaya saygı ve alçakgönüllülüğü ifade eden edep ve nezaket ihtiva eden hoş sözlerle hitap et. Bu hususta Muvahhidlerin önderi İbrahim'in aleyhisselam put yontucusu olan babası Azer'e hitap ederken nezaket ve şefkat göstermesi sana örnek olarak yeter. "Babacığım! Allah tarafından sana azap dokunup da şeytanın yakını olmandan korkuyorum." [8] Anne babanı azarlama! Annen veya baban seninle konuşurken "Ya, bir sus ya! Sen ne biliyorsun ki! Tamam tamam, anladık! vs." gibi cahillere özgü kalp kırıcı, üzücü ve bizzat kendi öz nefsini küçültücü boş laflar etmekten sakın. Çünkü bu şekilde konuşmak Müslüman kişinin mürüvvetini ortadan kaldırır. Ne kadar garip bir şeydir ki nice insan, hiç tanımadığı ve tevhid ehli olup olmadığı bilinmeyen başka kimselere karşı nezaketin âlâsını sergilerken annesine veya babasına karşı edep ve güzel ahlâk sınırlarını zorlayan yakışıksız söz ve davranışlar sergileme cüretini sergileyebilmektedir. Bilinmelidir ki İslam da güzel ahlâk akide kadar önemli, değerli ve zaruridir. Nitekim Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem henüz davetin başlarında şöyle buyurmuştur "Ben güzel ahlâkı tamamlamak/mükemmelleştirmek için gönderildim." [9] Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem insanlar arasında güzel ve olgun ahlâkıyla tanınırdı. Mükemmel ahlâkın Rasûlullah'ın sallallahu aleyhi ve sellem davetinde ona büyük bir kolaylık ve fayda sağladığını görüyoruz. Davetçi kimliği olan Müslümanların da bu anlamda üstün ahlâk sahibi olması gerekir. Ahlâkın güzelliği İslam davetçisine, meşakkatli olan İslami tebliğ yolunda büyük yararlar sağlayacaktır. Bu husus anne baba hukuku açısından değerlendirildiğinde çok daha büyük bir ehemmiyet ve öncelik arz etmektedir. "İyi biliniz ki sizin en hayırlı olanınız, en güzel ahlâka sahip olanınızdır." [10] Anne ve babana sakın 'Öf!' bile deme.[11] Ayette geçen bu ifadeden maksat zaman zaman ortaya çıkması muhtemel kızgınlık ve hoşnutsuzluğu anne baba huzurunda açığa vurmamaktır. Kişinin kızgınlığını ve hoşnutsuzluğunu anne babasına duyuracak mırıltı, mırın kırın etmek veya homurdanmak da aynı mahiyettedir. Allah'a Masiyette Hiçbir Mahluka İtaat Yoktur "Biz insana, ana-babasına iyi davranmasını tavsiye etmişizdir. Çünkü anası onu nice sıkıntılara katlanarak taşımıştır. Sütten ayrılması da iki yıl içinde olur. İşte bunun için önce bana, sonra da ana-babana şükret diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş ancak banadır. Eğer onlar seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi körü körüne bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme. Onlarla dünyada iyi geçin. Bana yönelenlerin yoluna uy. Sonunda dönüşünüz ancak banadır. O zaman size, yapmış olduklarınızı haber veririm." [12] İbni Kesir rahimehullah yukarıdaki ayetin açıklamasını yaparken ashaptan Sad bin Ebi Vakkas'dan şu hadiseyi de nakleder "Doğrusu ben anneme karşı hürmetkar ve hayırlı birisiydim ve onun bir dediğini iki etmezdim. İslam'ı kabul edince annem bana __ Oğlum, senin icat ettiğin bu yeni din de nedir? Yemin ederim ki, sen bu dini terk edinceye kadar hiçbir şey yiyip içmeyeceğim! dedi. Ben kendisine __ Anne ne olursa olsun böyle yapma! Muhakkak ki ben hiçbir şey için dinimi terk etmem.' cevabını verdim. Annem bir gün bir gece hiçbir şey yemedi. Bitkin bir hale geldi. Ertesi gün yine hiçbir şey yemedi ve meşakkati iyice arttı. Bu halini görünce yanına gidip __ Anne sen bilirsin! Allah'a yemin ederim ki, senin yüz canın olsa ve bu canlar teker teker senden çıksa, ben yine de dinimi terk etmem. Artık sen bilirsin, ister ye, istemesen yeme. dedim. Annem benim kararlı tavrımı görünce yemek yemeye başladı. Bu hadise üzerine "Eğer onlar seni, hakkında bilgin olmayan bir şeyi körü körüne bana ortak koşman için zorlarlarsa, onlara itaat etme..." [13] ayeti nazil oldu.[14] Hiçbir Müslüman, günah işlemek veya farzlardan birisini terk etmek hususunda anne-babasına itaat edemez. Anne-babaya itaat ancak mübah olan işlerde geçerlidir. Anne-baba dahi olsa Allah'a şirk koşma yahut haramları işleme konusunda hiç kimseye itaat edilmez. Anne-babaya itaat kesin olarak İslami sınırlar içerisinde mümkündür. Haram işleme veya farzları terk etme konusunda hiçbir güce itaat edilmez. Bu konuyla ilgili uyulması gereken çizgiyi Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem net bir şekilde ortaya koymuştur "Allah'a isyan hususunda, hiçbir mahluka itaat yoktur." Ebu Bekir radıyallahu anh hilafet makamına biatla geçer geçmez ilk hutbesinde itaatin sınırını beyan etmiştir "Ben Allah'a itaat ettiğim müddetçe bana itaat edin. Şayet Allah'a isyan edersem, bana itaat etmeniz farz değildir." Hiç şüphesiz şu dünya hayatındaki yalansız, yapmacıksız, maskesiz ve üstün hakikatlerden birisi de anne babaların evlatlarına karşı meccanen/karşılıksız ve içtenlikli olarak gösterdikleri sevgi ve şefkattir. İnsanlar arasındaki münasebetler itibariyle hayattaki en yüksek hukuk her bir evladın, anne ve babasının ilgi, sevgi ve şefkatine mukabil hakları olan itaat, iyilik ve hürmettir. Ana-Babaya İsyan Ve Sıla-i Rahmi Terk Etmenin Haramlığı "Demek ki sizler iş başına gelecek olursanız, yeryüzünde fesat çıkaracak ve akrabalık bağlarını koparıp keseceksiniz, öyle mi? İşte böyleleri, Allah'ın kendilerini lanetlediği, sağırlaştırdığı ve gözlerini kör ettiği kimselerdir." [15] Bu ayet, İslam'da akrabalık münasebetlerinin koparılıp kesilmesinin haram olduğunu kesin olarak ortaya koymaktadır. Kur'an-ı Kerim'in değişik yerlerinde akrabalarla iyi ilişkiler kurulması öğütlenip teşvik edilmiş ve büyük sevaplardan sayılmıştır. Ayetten anlaşılan manalardan biri şudur Eğer sizler, güzel ahlâkın da menbaı olan tevhid ve sünnet nizamından yüz çevirerek münafıklık ederek dini müdafaa etmekte yılgınlık gösterir ve şu mükemmel yeryüzü düzenini kuran İslam için vaktinizden, malınızdan ve canınızdan fedakârlık yapmaktan usanırsanız ulaşacağınız netice; yüzyıllardır birbirinizin boynunu vurduğunuz, kendi çocuklarınızı bile itikaden, ruhen, zihnen ve ahlâken diri diri gömdüğünüz ve Allah'ın arzında zulüm ve fesadı yaydığınız o cahiliye sistemine dönmekten başka ne olabilir? Bu ayetin bir başka açıklaması da şöyledir Tıpkı bugün olduğu gibi sizler böyle hareket edip yaşadığınız müddetçe, iman ettiğinizi iddia ettiğiniz Tevhid dinine karşı içinizde hiçbir samimiyet ve vefakârlık yoksa ve siyasî aşiret formuna dönüştürülmüş olan cemaatlerinize, tarikatlarınıza veya partilerinize değil bu din uğruna hiçbir fedakârlığa hazır değilseniz ve böyle bir ahlâki anlayış içerisinde olduğunuz halde Allah subhanehu ve teâlâ size dünyada hakimiyet/güç verip yetki/otorite sahibi kıldığında; sizlerden akrabalık bağını kesip koparmak, zulüm ve fesadı yaygınlaştırmak ve kardeş kanına girmekten başka bir şey yapmanız beklenmez. "İşte böyleleri, Allah'ın kendilerini lanetlediği.." yani rahmetinden kovup uzaklaştırdığı ve hakka karşı "…sağırlaştırdığı…" ve hayırdan yana kalplerini "…ve gözlerini kör ettiği kimselerdir." Şüphesiz ki yüce Allah'ın tevhidden sonraki en faziletli hakkı namazdır. Kul haklarının en faziletlisi de ana baba hakkıdır. Fedakârlıkların en faziletlisi cihaddır. Zira cihad; hem Allah'ın hakkını hem de kul hakkını koruyacak en etkin vasıtadır. Ana babaya iyi davranmanın namaz ve cihadla zikredilmesi, bu amelin İslam'daki değerini ve önemini gösterir. "Anne babasından birisinin veya her ikisinin ihtiyarlığına yetişip de cennete giremeyen adamın burnu yerde sürünsün, burnu yerde sürünsün, burnu yerde sürünsün…" [16] Anne babanın orta yaşlı-genç olması kişiyi onlara karşı 'İyi davranılmasa da olur…' gibi bir yanılgıya sürüklememelidir. Konunun başlarında zikrettiğimiz hadis-i şerifte anne babanın ihtiyarlık hallerinden bahsedilmesi, daha çok itina, hürmet ve ehemmiyet gösterilmesi gereğinden dolayıdır. Çünkü o zaman anne babanın ihtiyaçları daha da artmış olur. Anne babanın ömrünün hangi devrinde olursa olsun, onlara karşı asi olmak, mümin kişiyi Allah'ın subhanehu ve teâlâ rahmetinden kovulmaya ve cehenneme atılmaya müstahak kılar. Kur'an-ı Kerim, ana-baba hukukuna riayetsizlikten ve sıla-i rahmi terk etmekten kesin ve ısrarlı bir surette sakındırır. "Ey insanlar! Adını kullanarak birbirinizden dilekte bulunduğunuz Allah'tan ve akrabalık haklarına riayetsizlikten sakının." [17] Bilindiği üzere günahlar kötü neticelerine göre dereke derekedir. Anne ve babaya asi olmak ve akrabalık bağlarını kesip koparmak da bu çerçevede tasnif edilmiştir. Ebu Bekre Nufey b. El-Haris radıyallahu anh şöyle demiştir "Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem üç defa __ Beni iyi dinleyin! Size büyük günahların en büyüklerini haber vereyim mi? dedi. Biz de __ Evet ey Allah'ın Rasûlü, deyince, şöyle buyurdu __ Allah'a şirk koşmak ve anne babaya asi olmak. Rasûlullah yaslandığı yerden doğruldu ve __ İyi bilin ki, yalan söylemek ve yalancı şahitlikte bulunmak bunlar da büyük günahlardandır." [18] Allah'a subhanehu ve teâlâ şirk koşmak büyük bir bühtan ve iftiradır. Allah'tan subhanehu ve teâlâ başkasına boyun eğmek ve mutlak manada itaat etmektir. Sahte ilahlara tapınmak ve tağutlara kullukta bulunmaktır. Anne babaya isyan ise; iyiliği inkâr etmek , onların hakları hakkında gaflete düşmek ve insanın asaletine hakarette bulunmak demektir. Allah'dan "Allah'ın gözetilmesini emrettiği şeyleri gözeten, Rabblerinden sakınan ve kötü hesaptan korkan kimseler " [19] den olmayı niyaz edelim. Allah'a hamd, Rasûlullah'a salât ve selam olsun. [1] . 30/Rum, 54 [2] . Muslim [3] . Buhari, Muslim [4] . 17/İsra, 23-24 [5] . Buhari, Edebu'l Mufred, 1295. [6] . 14/İbrahim, 41 [7] . Taberanî, Kebir, 19/267. [8] . 19/Meryem, 45 [9] . Buhari [10] . Buhari-Muslim [11] . Bkz. 17/İsra, 23 [12] . 31/Lokman, 14-15 [13] . 31/Lokman, 15 [14] . İbn-i Kesir, Tefsiru'l Kur'an'il Azim [15] . 47/Muhammed, 22-23 [16] . Muslim [17] . 13/Ra'd, 21 [18] . Muttefekun Aleyh [19] . 12/Ra'd, 21 Dün sabah dostum Prof. Dr. Mehmet Dumlu’nun annesi Esma Hanımefendi’nin vefat haberini aldığımda hemen yanına koştum. Salgın var lütfen gelmeyin, telefonla üzüntümü paylaşmanız yeterli, bu gibi durumlarda küsmece ve darılmaca olmaz demesine rağmen mezarlığa kadar gittim. Ancak namaza ve defin işlemlerine yetişemedim. Dumlu hoca annesinin mezarının başında annesine ithafen bir konuşma yaptı. Bu konuşmayı çok değerli bulduğum için siz okurlarımla hocamızdan izin alarak paylaşmak istedim. Olurunu aldım ancak bir not eklememi de rica etti. “25 Mayıs 2021 Bugün, beden ve zihin enerjisini gıda üretmek ve dağıtmak için birleştirerek hakkın istediği şekilde yaşayan, amel defteri olarak nasırlı ellerini, çatlamış ayak tabanlarını ve buruşuk alnını kullanan bir emek işçisi bedenini toprağa ekerek ruhuyla arşa uçmuştur...... Toprağa ekilen bedeni kol emeğinin temsilcisi olarak yeşerecek çınar gibi yeşerip ateşli ruhlara serinlik verirken, göklere uçan ruhu ile akıl ve zihin işçiliğinin temsilcisi olarak kendinden sonraki akıllara kutup yıldızı gibi, gökyüzünün en parlak yıldızı olan Sirius yıldızı gibi yön gösterecektir. Bu kol ve akıl emekçisi yüce şahsiyetin toprakla olan dostluğu dostlukların, yeşerttiği tohumlar muhabbetin, cesaretin sembolü olarak ruhlara yerleşecektir. Bu kol emekçisi ekmeğini taştan çıkarmış, taşta ekmek yoksa taşı akıl işçiliği ile ekmeğe çevirmiş olan emektarların sayısı bugün bir tane daha eksilmiştir..... Soğan yetiştirirken, toplarken gözleri yaşaran bu emekçi bilgelerin sayısı azaldıkça marketlerde soğan bulamadığı için gözleri yaşaranların sayısı artmıştır... Ellerini kazma ve kürek olarak kullanıp kendi rızkını dostu olduğu topraktan temin eden, bulduğunda paylaşan, bulamadığında yenisini yetiştiren bir bilge, topraktan ödünç aldığı atomlarını ona iade için toprağa girmiştir.... Kendi ihtiyaçlarını devlete yük olmadan temin eden, imanını kelamla değil ameliyle kazanan; gereğinde mühendis, gereğinde hekim, gereğinde veteriner gibi çalışarak her alanda işlevsellik kazanmış olan bu bilge, bilgeliğini gençlere hibe ederek bu dünyadan göçmüştür. İnanıyorum ki kıldan ince kılıçtan keskin olan sırat köprüsü senin ve senin gibiler için sonsuz genişlikte ve sarsılmaz ışıklı bir yol olacaktır. Alemlerin rabbi olan Allah’ın sizi cennetine almaktan başka seçeneği yoktur..... Bizim bu emanet vatanda rahat yaşamamız için canlarını feda eden şehitlerle beraber; Bize bilimi hayatları pahasına miras bırakan akıl emekçisi âlimlerle beraber; Bize sağlıklı bir hayat yaşamamız için tarlada çayırda aç susuz çalışan ve canından olan kol işçisi köylülerle beraber melekleri kıskandıracak bir yolculuğa çıktın....... Sana ve senin gibilere açılmayacak cennet kapısı yoktur.... Yolun açık olsun anneciğim Uğurlar olsun.... Böyle kaliteli bir hayat ve ölüm bana da nasip olsun Amin….” Prof. Dr. Mehmet Dumlu Bana da şu cümleleri eklememi müsaade ederseniz sanırım Esma teyzem ne mutlu sana Binlerce insana aklı ve elleriyle şifa kaynağı olmuş, yüreği insanlık için çarpan, emeğini ve bilgisini insanlık için esirgemeyen böyle bir evladın annesisin. Bugün ne senin ne de oğlunun üzüleceği gün değil, her ikinizin sevinçli günüdür. Sen gerçek mutluluk yurduna geri döndüğünde geride bizlere böyle bir evladı emanet ettiğin için bahtiyarsın. Böyle bir evladın da senin gibi bir annesi olduğu için bahtiyardır. Esma teyzem mutluluk yurdunda rahat uyu. Ruhun şad olsun. Allah rahmetiyle muamele etsin. ” Âmin. Not “Bugünlerde anneme her türlü yardımı esirgemeyen Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Kardiyoloji, Göğüs Hastalıkları Kliniği çalışanlarına, yanımızda bulunan, bulunmak isteyen ve bulunamayan tüm dostlara, üniversitemize ve bu şifa hizmetlerini tesis eden devletimize ve milletimize şükranlarımızı sunarız.” Aydın Yorum Gönder 0 Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.× Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir. FIRFIRİK 2022 -6 Üye Girişi Evladı anneye bağlamak için dua özellikle de evlatlarının kendilerine düşkün olmasını isteyen pek çok anne tarafından araştırılıyor. Bunun için annelerin ya da anne adaylarının edebilecekleri çeşitli dua önerileri bulunuyor. Bu dualar ile birlikte evlatlarının kendilerine bağlı olmasını Allah’tan isteme fırsatı elde ediyorlar. Özellikle de dua ederek hayırlı bir evlat yetiştirdikleri zaman ve Allah’a tevekkül ettikleri zaman evlatlarının kendilerine son derecede bağlı olmasını sağlayabiliyorlar. Evladı Anneye Bağlamak İçin Dua Anneler evlatlarının kendilerine bağlı olması için genellikle ne tür dualar edebileceklerini araştırıyorlar. Bu dua evlat dışında insanların sevdikleri kişileri kendilerine bağlamaları için de okunuyor. Özellikle de bunu yapan kişilerin öncelikli olarak duaya inanmaları gerekiyor. Çok kuvvetli bir dua olmasının yanı sıra inanmak da tesir etmesi adına oldukça önem taşıyor. Bunun için gerekli olan adımların eksiksiz bir biçimde tamamlanması gerekiyor. Bu adımlar ise şu şekilde sıralanıyor; Cuma gecesi kalkmak Abdest almak Kıbleye dönmek Duha suresini okumak Eve bağlamak istenilen kişinin üzerine değmiş elbisesini tutmak Erbaini idrissiyede geçen İsmi şerifi okumak Bunu Cuma gecesi sonrasında her sabah ve akşam tekrarlamak Tüm bu adımları eksiksiz bir biçimde yerine getiren kişilerin özellikle de duanın tesir edeceğine inanmaları gerekiyor. Bunu inanarak yapan kişiler genel olarak dualarının kabul olduğunu dile getiriyorlar. Sevdikleri insanlar için isteyen herkes bu duayı okuyabiliyor. Öte yandan özellikle de evden uzak olan erkek çocuğu eve bağlamak için dua diye aratıldığı zaman en çok bu dua karşımıza çıkıyor. Böylelikle de anneler evlatlarının kendilerine daha yakın ve daha bağlı hale gelmesini sağlama imkanını elde ediyorlar. Huysuz Evlat İçin Hangi Dua Okunur? Huysuz evlat için dua özellikle de evlatları ile baş etmek konusunda sorun yaşayan pek çok anne tarafından araştırılıyor. İster kız isterse de erkek olsun fark etmeksizin bu dua son derecede etki gösteriyor. Anneler huzursuz olan evlatlarının daha huzurlu ve sakin olabilmelerini sağlamak adına bu duayı istedikleri her an okuma imkanına da sahip oluyorlar. Böylelikle de duayı gerçekten de inanarak okudukları zaman genel anlamda etkisini ciddi anlamda görme imkanını da elde ediyorlar. Evladı eve bağlamak için dua kadar evlatların daha huzurlu olmalarını sağlamak adın okunan dua da pek çok kişi tarafından araştırılmaya devam ediliyor. Bunun için annelerin öncelikle gerekli olan ismi çekmeleri gerekiyor. Anneler gerekli duayı yaptıkları zaman genel anlamda çocuklarının huylarının çok daha iyiye gittiğini de görüyorlar. Bunun için uygulamaları gereken adımlar ise şu şekilde sıralanıyor; Boş bir kap içerisine su doldurmak 7 kez Ya Mukit ismini okuyarak kap içerisindeki suya üflemek Kap içerisinde yer alan suyu çocuğa içirmek Tüm bu adımları eksiksiz bir biçimde yerine getiren anneler, çocuklarının huylarının çok daha iyi hale gelmesini sağlıyorlar. Gerekli olan duanın okunması ve suyun sorunsuz bir biçimde çocuğa içirilmesi durumunda Allah’ın izni ile bu evlatların huylarında hızlı şekilde ciddi bir güzelleşme meydana geliyor. Evlada Nasıl Dua Edilir? Evlada dua etmek hem anneler hem de babalar için oldukça kıymetli bir hal alıyor. Neredeyse tüm anne ve babalar evlatlarının son derecede hayırlı olmalarını ve iyi yerlere gelmelerini isteyerek mücadele ediyorlar. Evlat için en çok da anne ve babaların duaları kabul oluyor. Bu nedenle de evlatlarının hayırlı insanlar olmasını ve güzel yerlere gelerek iyi işler yapmasını isteyen anne ve babaların çocukları için dua etmeyi de ihmal etmemeleri gerekiyor. Anne ve babanın çocuktan razı olması Allah katında ciddi anlamda önem taşıyor. Bunun için de anne ve babaların çocukları için olabildiğince güzel şeyler düşünmeleri gerekiyor. Eğer bir anne ve baba çocuklarından razı olmaz ise bu evlatların hayatlarında ciddi anlamda sıkıntılar meydana geliyor. Ancak anne ve baba çocuklarından razı oldukları zaman ve onlar için dua ettikleri zaman evlatların işleri ve güçleri genel anlamda rast gidiyor. Evlatlar dışında aileyi birbirine bağlayan dua da pek çok kişi tarafından araştırılan konular arasına yer alıyor. Özellikle de kadınlar hem çocukları hem de eşleri ile dağılmaz bir aile kurmak adına ellerinden gelenleri fazlası ile yapıyorlar. Ellerinden gelenleri yapmalarının yanı sıra dua ederek Allah’a tevekkül edilmesi de işlerin her zaman için çok daha iyi bir şekilde ilerlemesini sağlıyor. Bu nedenlerden dolayı da dua etmek ciddi anlamda önem taşıyor. Hayırlı Evlat İçin Hangi Surenin Okunması Gerekir? Hayırlı evlat için sure araştıran kişiler de hangi sureyi kaç kez okumaları gerektiğinin konusunu merak ediyorlar. Anne olan kişiler ya da anne adayı olan kadınlar özellikle de kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim içerisinde yer alan sureler ile birlikte bunu Allah’tan en iyi şekilde isteyebiliyorlar. Böylelikle de gerekli olan sureyi de okumalarının ardından duaların tesirleri çok daha hızlı ve kolay bir biçimde gerçekleşiyor. Evlatlarının hayırlı olmasını herkes istiyor. Bunun için de evlatlar için sure pek çok kişi tarafından araştırılan konular arasında yer alıyor. Evlatlarının kendilerine bağlı ve hayırlı olmasını isteyen kişilerin de Meryem suresini okumaları oldukça etki gösteriyor. Bunun için de şu adımların uygulanması gerekiyor; 41 adet hurma almak Meryem suresini okuyarak hurmaların üzerine üflemek Hamilelik ya da emzirme döneminde olan anne adayları için hurmaları yemek Dünyaya gelen çocuklar için hurmaları yedirmek Evladı Anneye Bağlamak İçin Dua Bu adımların inanarak yerine getirilmesi durumunda Allah’ın izni ile dualar en etkili biçimde kabul oluyor. Böylelikle de anneler evlatlarının hem kendilerine bağlı hem de hayırlı olmalarını sağlayabiliyorlar. Anne ve Oğul Arasındaki Sevgiyi Artıran Dua Anne ve oğul arasındaki sevgi için dua etmek isteyen kişiler de evlatlarının hayırlı olması için hangi duayı okuyacaklar ise bu duaları okuyabiliyorlar. Evlatların cinsiyetleri ister kız olsun isterse de erkek olsun hayırlı olmaları adına dualarda herhangi bir değişiklik meydana gelmiyor. Özellikle de Meryem suresinin okunması ardından dua edilmesi durumunda dualar çok daha etkili hale geliyor. Ancak anneler oğulları ile aralarındaki sevgi bağını artırmak istedikleri zaman öncelikli olarak dikkat etmeleri gereken bir durum oluyor. Bu durum da kesinlikle inanmak olarak karşımıza çıkıyor. Eğer insanlar gerçekten de kalpten inanarak bu duaları ederler ise duaları en etkili biçimde kabul oluyor. Böylelikle de aile içerisinde her şey tam da istendiği gibi olmaya devam ediyor. İlginizi Çekebilir Para Yağdıran Dua Denenmiş Anne Kızın Arasını Düzeltmek İçin Dua Anne kızın arasını düzeltmek için dua özellikle de annesi ile ya da kızı ile arası açık olan kişiler tarafından araştırılan konular arasında yer alıyor. Eğer anneler bir sebepten dolayı kızları ile sorun yaşamışlar ise Allah’a dua etmeleri gerekiyor. Özellikle de evladı kendine bağlayan duayı okudukları zaman ve buna en önemlisi de inandıkları zaman kızları ile aralarındaki sorunun en kısa süre içerisinde çözülmesini sağlıyorlar. Böylelikle de ortada herhangi bir şekilde küslük ya da tartışma kalmıyor.

evladin anneye itaat etmesi icin dua